BU EKONOMİK PARAMETRELERLE HANGİ AŞK

Sadece evliliğin maliyeti artmadı; sevgililiğin, flörtleşmenin, hatta selamlaşmanın bile hatırı sayılır bir maliyeti var artık. Ödüm kopuyor âşık olacağım diye… Eskiden de korkardım aşktan, lakin sebebi farklıydı. Duygusal, ağlak yapıda bir erkek oluşumdan mütevellit, aşkın ha bire acısını çekiyor olmamdı bu korkumun sebebi… Şimdi ise para gidecek diye kaçıyorum aşktan.

Falancanın şusu, filancanın busu varmış, diyorlar arada sırada çevremden birileri. En azından bir çay içip tanışın, şeklinde ürpertici teklifler sunuyorlar. Ama gerçek şu ki o basit bir çay içme olmayacak asla. İlk görüşmede dandik bir yere gidemezsin. Adı çay içmedir, ama olay venti boy vayt çaklıt mokaya bağlanır genelde. Bir de yanında sözüm ona aperitif kurabiye veya kek falan, iş iyice çığırından çıkar. Ve yaşadığımız coğrafya kuralları gereği kadına hesap ödetemezsin, hele ki ilk buluşmalarda… Zaten ilk görüşme ve ikinci görüşmede sen ödersen, bu realite genel bir kabule ve içtihate dönüşür, sonraki tüm görüşmeler senin bütçenin sponsorluğunda gerçekleşir.

Şimdi diyebilirsiniz ki üç beş çay-kahve, mütevazı bir yerde yenen birkaç yemeğin lafı mı olur cimri herif! Bu kadarını da pamayacaksan çektir git, tarzı bir yaklaşım içine girebilirsiniz. Oysa mesele zannettiğiniz kadar basit değil. Flörtleşme ve sevgililik sürecindeki bir erkeğin en en en asgari düzeydeki aylık harcaması 6 bin-TL civarındadır. İnanmayan oturup hesap etsin. Evet kira öder gibi, hiç zorlanmadan, aylık bu ve benzeri bütçelerle siz de sevgili edinebilirsiniz. Bir iki sene içinde olayı evliliğe taşıma ihtimaliniz varsa ve herhangi bir birikiminiz yoksa; aylık 15 bin lira kadar daha birikim yapmalısınız, yani aylık toplam maliyet 21,000-TL… Üstelik bu rakam, bugünün rayiç değeri, önümüzdeki ay 22 buçuk 23 bandında seyreder.

Sadece zenginlerin flörtleşip evlenebildiği ve sonuçta sadece zenginlerin üreyebildiği çok karanlık bir çağa doğru son sürat gitmekteyiz. Türk dizileri meğer çok çok önceden bu vaziyeti sezmiş de o yüzden hep holding patronlarının cinsel hayatını ekrana taşıyorlarmış. Hani sayısal lotonun reklamlarında diyor ya; “ada mı alsam, futbol takımı mı alsam”, bu ifadelerinin yeni versiyonu “evlensem mi” olmalı.

Umudum var her şeye rağmen, olur ya miras kalır piyango çıkar falan, hemen evleneceğim.

(#ErsoyARSLAN)